Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr – İngiliz kraliyet ailesi üyesi, Cambridge Düşesi Kate Middleton’ın büyük teyzesi Gertrude Middleton ve kraliyetin varislerinden Prens William’ın büyük büyükannesi Prenses Alice’in emsal ömürleri ağızları açık bıraktı. Neredeyse bir yıl ortayla birebir şeyleri yaşayan bu bayanların hayat kıssaları ise epeyce değişik.
DİNE ADANAN BİR HAYAT
Her ikisi de Birinci Dünya Savaşı sırasında Kızıl Haç ile temaslı istekli hemşirelerdi. Her ikisi de evsizdi ve hayata sıfırdan başlayanlara yardımcı olmak için toplumsal hizmet uzmanları olarak çalıştılar. Ayrıca ömürleri boyunca cömert ve hayırsever halleriyle da daima takdir topladılar.
Gertrude Middleton parlak bir öğrenciydi. Kate ve William’ın okuduğu St. Andrews Üniversitesi’nin yanındaki yatılı okula gitti. Gertrude hayatı boyunca tıpkı Kate üzere tenis oynamaktan büyük keyif aldı. Ayrıyeten piyano çalmayı da seviyordu ve eğitimine 1900-1902 yılları ortasında Oxford’daki St. Anne’s College’da devam etti. Daha sonra toplumsal hizmet uzmanı olarak çalıştı ve Leeds Kız Kulüpleri Onursal Sekreteri oldu. Kentteki ve Yorkshire bölgesindeki yardıma muhtaç kızların korunmasına ve barınmasına yardım etti. Birinci Dünya Savaşı patlak vermeden evvel de din öğretmenliği yaptı.
Kate’in büyük büyükannesi olan baldızı Olive Middleton ile Kızıl Haç’ta istekli olarak çalıştı. Gertrude ve Prenses Alice, hayat seyahatlerinde daima dini bir yol izlediler. Gertrude, Cornwall’daki Anglikan Epifani Manastırı’nda rahibe oldu. Prenses Alice ise, bir Yunan Ortodoks rahibe tarikatı kurdu.
Prenses Alice’in gençliği ve yaşlılığı
‘BİRKAÇ YIL ORTAYLA BİREBİR HAYATI YAŞADILAR’
Bu iki bayanın hayatındaki benzerlikler hakkında Avustralyalı tarihçi Michael Reed, “Birkaç yıl ortayla tıpkı hayatı yaşadılar” açıklamasını yaptı. Ancak hepsinden daha şaşırtan olanı Gertrude’un da Prenses Alice üzere akıl hastanesinde yattığının ortaya çıkması oldu. Kate’in büyük teyzesi Gertrude 1930’larda Lincoln’deki Lawn Akıl ve Hudut Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi görmüştü. Mart 1942’de 66 yaşındayken bu akıl hastanesinde öldü. Prenses Alice de şizofreni teşhisi konulduktan sonra 1930 yılında İsviçre’deki bir akıl hastanesine gönderilmişti. Prenses Alice 1965’te 84 yaşındayken Buckingham Sarayı’nda hayatını kaybetti.
‘BABASI İSTERSE DÖNECEK’
Öte yandan İngiliz kraliyet ailesindeki misyonlarından resmi olarak ayrılan Prens Harry ve ailesinin cephesinde sular durulmuyor. Şimdi de Prenses Diana’nın yakın korumalığını yapan Ken Wharf tarafından yapılan açıklamalar gündeme bomba üzere düştü. Sussex Dükü ve ailesiyle ilgili açıklamalar yapan Prenses Diana’nın yakın korumalığını yapmış Ken Wharf Prens Harry’nin babası Prens Charles tahta çıkarsa yeni bir misyon için İngiltere’ye dönebileceğini belirterek şunları söyledi:
“Tamamen içgüdüsel olarak söylüyorum. Harry’nin denizden çıkmış bir balık olmadığı benim için açık. Hayır işleri yapıyor, Netflix ve öbür şirketlerle muahedeleri var lakin nereye varacaklarını tam olarak bilmiyoruz. Sadece içimde Prens Harry’nin Meghan olsun ya da olmasın yeni bir rol için İngiltere’ye dönebileceğine dair bir his var. Sorunuza yanıt vermek gerekirse, babasının monarşinin tesirini kırma planının bir modülü olarak Prens Harry’nin bir biçimde geri döneceğini düşünüyorum. Önümüzdeki on yıl içinde bu gerçekleşecek.”