Son aylarda tansiyonun yükseldiği AB-Belarus hattında iki haftadır yeni bir gerilim yaşanıyor… Orta Doğu’dan Belarus’a gelen mülteciler, Belaruslu asker ve güvenlik güçleri eşliğinde Polonya sınırına ilerliyor. Avrupa Birliği ülkeleri, Belarus’un bu “hibrid savaş”ta mültecileri silah olarak kullandığını iddia ederken, Minsk yönetiminin arkasında ise Rusya’nın olduğunu öne sürüyor.
Binlerce mültecinin soğukta donma riskiyle karşı karşıya olduğu günlerde yoğun bir diplomatik ve insani müdahale yaşanırken, yetkililerin açıklamalarına göre şu ana kadar sınırda en az 11 mülteci yaşamını yitirdi.
1- Peki Belarus-Polonya sınırında ne oluyor?
Belarus ve Polonya sınırı Rusya ve Batı dünyası arasındaki yeni cephe olarak oluştu. Belarus’un en büyük destekçilerinden olan Rusya’nın Belarus lideri Lukaşenko’nun yanında durduğu tahmin edilirken Minsk yönetimi böylelikle yeni bir yol izliyor. Belarus yönetimi mültecileri sınıra göndererek çatışmaların yaşanmasını ve Batı’nın iddiasına göre AB üyesi ülkeler arasında anlaşmazlık çıkmasını umut ediyor.
Mültecilere bizzat Belarus ordusu da destek verirken, mülteciler için Polonya sınırındaki dikenli tellerin de kesilmesine yardımcı oluyor. Polonya Sınır Güvenliği’ne göre Belaruslu yetkililer mültecilere biber gazı ekipmanları bile sağladı.
Batı dünyası tarafından “Avrupa’nın son diktatörlüğü” olarak adlandırılan Belarus’ta Lukaşenko 20 yılı aşkın bir süredir ülkeyi yönetiyor. Geçen yıl ülkede protesto gösterileri düzenlense de Lukaşenko yönetimi bu gösterileri sert bir şekilde bastırdı ve Avrupa Birliği’ni karşısına aldı. AB, uygulanan şiddet dolayısıyla yaptırım kararı aldı. O günden beri taraflar arasındaki anlaşmazlık devam ediyor.
2- Sınırda insani şartlar nasıl?
Bölgenin yapısı gereği sıcaklık geceleri eksi derecelere düşüyor. Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Göç Örgütü, soğuk havaların başta çocukları etkilemek olmak üzere ölümcül sebepleri olabileceğini açıkladı.
Sınıra yakın bir yerleşim yeri olmadığı için bölgeye gidenler orada kalıyor. Polonya’daki bir kasabaya erişim yok ve Belarus’taki kasaba da uzakta. Ormanlık bir alanda bulunan bölgede az sayıda tercüman olduğu için mülteciler ile sınır güvenlik muhafızları arasında iletişim sorunlu ilerliyor.
3- Mülteciler Orta Doğu’dan nasıl Belarus’a gelebiliyor?
Son aylarda binlerce mülteci Belarus’a tarifeli uçaklarla geliyordu. Avrupalı yetkililer Minsk yönetiminin sınırda kriz yaratma çabasıyla mültecilere göz yumduğunu iddia ediyor. Minsk yönetimi ise Belarus’a gelen Orta Doğuluların vizeleri ve otel rezervasyonları olan turistler olduğunu açıkladı.
Avrupa Birliği, Türkiye’nin de aralarında olduğu bazı ülkelere bu uçuşların yasaklanması için baskı yaptı. Havayolu şirketlerine yaptırımın da gündemde olduğu bu dönemde Türkiye, Cuma günü yeni kararlar alındığını duyurdu.
Cuma günü Sivil Havacılık Kurumu, Türk Hava Yolları’nın Suriye, Irak ve Yemen’den gelip Belarus’a gitmek isteyen yolcuların uçaklara alınmayacağını açıkladı. Bu karar AB tarafından minnettarlıkla karşılandı.
4- Rusya’nın bu gerilimde rolü ne?
Uluslararası kamuoyunda kendini tarafsız bir şekilde konumlandırmaya çalışan Rusya Devlet Başkanı Putin’in Belarus’taki askeri gücünü artırmayı planladığı iddia ediliyor. Wall Street Journal’ın aktardığı haberde yetkililer ve uzmanların Rusya’nın Batı’yı alt etmek için bu krizden faydalandığı belirtiliyor.
Öyle ki uluslararası kamuoyunda yer alan haberlerde, Polonya’nın bu yaşananların ardından Avrupa Birliği’nden ayrılmayı bile gündemine aldığı iddia edildi. Fakat Varşova yönetimi bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını duyurdu.
Rusya daha önce bu gerilimde yer almadığını açıklayarak Avrupa Birliği’nin Minsk yönetimiyle doğrudan diyalog yoluyla bu sorunu çözmesi gerektiğini duyurmuştu.
5- Avrupa’nın sonraki hamlesi ne olacak?
Son yıllarda Avrupa’ya giden mülteci sayısındaki artış sebebiyle halihazırda önlemlerini artıran Avrupa Birliği, savunma sistemleri ve sınır duvarını uzatıp büyütmek için bütçesini artırdı.
Avrupa Birliği’nin gelecek 7 yılda sınırların kontrol edilmesi için yaklaşık 7 milyar dolar harcaması bekleniyor. Bu sayı geçen yılların toplamından üç kat daha fazla. Avrupalı liderler bu bütçenin içine sınır duvarı ve tellerin de dahil edilmesini istiyor.